23 Eylül 2024 Pazartesi

Mevkiisine Yakışmayan İnsanlar

 Kendimi berbat hissettiğim bir gündeyim. Dünden kalan bir sebebi zaten vardı,bu sabahki müşteri görüşmesi üstüne tüy dikti. 

Ben şirketteki en sakin insanım. Hem ofiste hem saha ekibindeki herkes içinde en sakin,en dinleyebilme ve ortayı bulabilen kişiyim.

...

Bir çok otelden oluşan bir zincir müşteri portföyüm var. Her biri birbirinden nezih insanlar. Sorun olabiliyor, konuşarak ve hizmet kalitesini arttırarak çözüm sunuyoruz. 

Sabah telefonum çaldı. Ekranda yazan isim bir otelin sorumlu tatlı mı tatlı bayanıydı. Ama gelen ses ismini daha önce duyduğum ama hiç görüşmediğim otel müdürüydü.

Başladı sövmeye. Konuyu asla anlatmıyor. Nerede böcek gördü de neden çözüme kavuşmadı. Biz neler önerdik de kendisi bizden neler talep etti vs bunlara asla girmeden beddualar havada uçuyor. Hakaretler peşisıra...

Beni asla konuşturmuyor ki araya girmeyi ve karşımdaki haksızsa susturmayı ve kendimi dinletmeyi bilirim. Bunu da kavgaya sebep vermeyecek şekilde yaparım. Sonu genelde özür dilemeyle biter falan. Asla konuşturmadığı gibi hak etmediğim hakaretler devam ediyor. Bı ara dedi ki sizin ünvanınız nedir ?

Müşteri yöneticisiyim dedim,portföyünüzle ben ilgileniyorum.  Bırak sen işi yönetemiyorsun baksana dedi. Eğer dedim şuan bağırmak yerine sorunun ne olduğunu söyleme zahmetinde bulunursanız ben size hızlı çözüm getireceğimin garantisini veriyorum. Ama siz sorunu anlatadsn çözüm getirmediğimize dair bizi sucluyorsunuz. Bunu da çok çirkin bir üslupla yapıyorsunuz. 

Sonra yalan olduğunu anladığım bir kaç şey söyledi. Bu konuda uyarıları yapacağımızı,aynı durumla karşılaşmayağının sözünü verdim. Meğer söyledikleri yalanmış. Neyse tehditler edip,bela okuyup,hakaretler edip telefonu kapattı. 

Kapatınca bitti sandı.

Önce o müşteriye hizmet veren teknisyenimi arayip istişare ettim. Bana bunları yapan adam hakkında görüşlerini aldım. İş hakkında eksiğimiz gediğimiz var mı,sorun nereden kaynaklanıyor dinledim,öğrendim. Ardından genel müdürümüzü aradım. Konuyu,duyduğum lafların hepsini aktaramadan özetledim. Sen kapat dedi ben şimdi döneceğim sana.

Ve uzun bir görüşmeden sonra beni aradı. O adamla aralarında geçen görüşmeyi anlattı. Sen demiş benim personelimin sesi titreyerek beni aramasına sebebiyet veremezsin. O  kadın demiş en akıcı konuşan kişi iken iki lafı bir araya zor getirdi de bana durumu anlattı. Sen personelimin mevkisini nasıl yargılar da ayar verirsin. Önce talebini iletirsin, çözülmez ise beni hep aradığın gibi arar şikayet edersin. Bir kadınla hiç bir şartta o tonda konuşamazsın. 

Ama demiş ben seninle daha yüksek tondan konuşuyorum şimdi. Aynı mevkideyiz,ikimizde erkeğiz. Söyelemek istediklerin varsa dinliyorum seni. 

Kelimelerle dans hanımdan özür dilemek istiyorum demiş. Ben senin yerine dilerim sakın onu arama zaten açmaz da demiş bizim müdür. 

O zaman demiş sen ilet. Bunları,şunları da ilave et. 

Neyse sonra iş aktini iptal etmemeye,bizimle devam etmeye karar vermiş. Şimdi dedi müdürüm,sen ara oradaki kadını planlamanı yap. Olanları anlat,bı güzel konuşun. Adamla muhatap olma. 

Aradım kadını. Nasılsınız dedim. En az sizin kadar kötüyüm dedi. Siz uzaktasınız ben birlikte çalışmaya devam ediyorum. Sizden sonra canımı okudu dedi. Birbirimiz için üzüldük bir de. Sonra iş planlamamızı yaptık. Asla dedim asla sizin telefonunuzdan da olsa beni kendisi aramasın bundan sonra. Ben bu üslupla,bı ahlak seviyesinde biriyle görüşmek istemiyorum. Bunun önüne geçemez iseniz size hizmet vermeyeceğim. 

Söz verdi,özür diledi. Üzüntüsünü tekrar dile getirdi. Teknisyenin aradı,abla üzülme lütfen,isterse. Ben gidip yüz yüze görüşeyim kendisiyle dedi. Yok dedim daha da körüklemeyelim ateşi. Yeteri kadar alev aldı ortalık. Sen beni bırak da sakın tekrar gittiğinde adamla tartışmaya yol açacak bir iletişime girme. tamam dedi,söz verdi. Öte yandan bizim genel müdür arayıp,iyi misin diye yoklayıp durdu.

Sabah sabah neler oldu böyle diye ben de kendimi ve durumu yokluyorum arada. Başım ağrıyor. Geçer. Her şey geçer. Her şey ama her şey olup biter. Saygı mühim. Eğer bir mevkiiniz varsaki bence her iş, her pozisyon kıymetli. Oraya yakışmalı. Orayı hak etmeli. Neyse çok uzadı bu konu ama daha çok konuşulur gibi.

Gününüz güzel geçsin. İletişimde olduğunuz herkese iyi gelin.

4 yorum:

*mehtap dedi ki...

Şimdiki insanlar mı böyle bilmiyorum ama çalıştığım dönemde kimse kimseye böyle ezici , hakaretli konuş/a/mazdı, senli benli bile olunmazdı. Şimdi kızımdan duyuyorum üstleri nasıl bir üslupla konuşuyor bir de Z kuşağısınız diye ayrı bir kötüleme yöntemi bulup ilave ediyorlar. Yazık herkes kendini otorite sanıyor:/

Kelimelerle Dans dedi ki...

*mehtap; maalesef öyle lakayik iş yerleri var ve gençlere değer vermeyen,bilgisini,iş şevkini onemsemiyorlar ve kırıyorlar. Benim burada bahsettiğim iş yaptigimiz bir müşteri ile ilgiliydi ve beklemediğim şekilde yoneticimi arkamda goremk. cok mutluluk verdi.

deeptone dedi ki...

hadi geçmiş olsun unut gitsin :)

Kelimelerle Dans dedi ki...

Deeptone; unuttum bilee çoktan,nolmustu kii:)

Yorum Gönder