17 Nisan 2022 Pazar

Ahh Başımıza Gelenler

 Şu 3 günü unutmayacağım. Yani unuturum inşallah. bunun için gerekli çalışmaları yapıyorum ruhsal dünyamda.

Bizim evin Golden ı Paşa Çocuğu 5 gündür hasta. Bağırsakları ve midesi bozuldu. 2 gün izleme süresinden sonra iyileşme olmayınca veteriner abisi görmek istedi.

Babası(kardeşim) işten 2. kere izin alıp babamla beraber onu doktora götürdü.
2 ayrı iğne yapılması gerekmiş. Bizim çocuğun da veteriner fobisi var. O yetmezmiş gibi 3 iğne ve 3. iğne çok yakar aman dikkatli tutun demiş. 3 kişi tutmuş ama bizimki ağızlığı reddedince ve dursun diye babası tasmasını bastırınca olanlar olmuş. İğne yakmaya başladığında kaçmak isteyip kaçamayınca 4 yıllık ömründe ilk defa doğanı ısırdı. Birini ısırdı yani.
Derin bir ısırık. Önemli bir ısırık.

Babam Paşayı tutarken,veteriner Doğan a ilk müdahaleyi yapmış,sağolsun. O esnada Doğan şoka girmiş, fenalaşmış,fazlaca kanaması olmuş. Meyve suları,sular,dinlendirmeler vs derken,acilen hastaneye git demiş veteriner. Eve gelip Paşayı bırakırken söyledi bunu. Ben melikeyi kucakladım annem ayakkabısını giydi ve çıktılar. 4 hastane dolaştılar dikiş atılsın ve rapor verilsin diye.Köpek ısırığına bakmıyorlarmış !Çok komik değil mi.

 Neyse 4. hastanede işlemler yapıldı dikişe gerek yokmuş. Antibiyotik verildi,pansumanlar yapılıyor evde tabi. Yarası küçük,ağrısı çok. 

Tramvası hepsinden çok. 2 gün boyunca durup durup ağladı. Paşaya bişiy olacak korkusu zaten günlerdir hepimizi harab etmişti. Üstüne bir de kendi canı.!

Üstelik kendi köpeği tarafından olması. Üstelik aşırı sakin bir canlı iken bu çocuk,bunlara sebebiyet vermesi. Hepimizi şoke etti.

Paşayı da.  1 gün boyunca sehpanın altından çıkmadı üzüntüsünden. Onu gördükçe biz daha da paramparça olduk. Yemek yemiyor bir yandan. Tam 2 günlük açlık. Ne yöntemler,ne yollar denendi yok,olmuyor.Dün akşam ilk yemeğini yedi de iyileşme başladı yavaş yavaş.

Doğan da az önce işe gitti 2 gün aradan sonra. Bileğini kullanamıyor ve acısı çok ama nasıl olacak bilmiyorum. Üstelik yaptığı işte yardım edecek kimse de yok gece vardiyasında.

Aklım onda,ararım birazdan. Pansuman isterse koşar gider yapıp gelirim. Yakın neyse ki, iş yeri.

Bu haftasonu için ne planlarım vardı. Hayat çok güzel şekillendirdi bana gerek kalmadı.

Öyle işte. Kolay bir süreç değildi; Doğan ve Paşa için. Ailenin geri kalanı ise ikisine birden üzüldüğünden herkes ayrı ayrı yoruldu,yıprandı. Benim zaten Doğan'a olan zaafım malum. Küçük anne modu.

Neyse bununla gelmiş geçmiş olsun. Ne dertler var elbet,bu da bir şey mi !
Şükrettik halimize. Şükür enerjisiyle daha da hızlı toparlayacaklar inşallah.

Yalnız var ya, zarar veren evin bir ferdi olup canımız ciğerimiz köpeğimiz olunca çok daha farklı oluyor süreç. Asla kızamıyorsun. Suçlu yok yani. Ama olay büyük,acı çok,süreç zor. Ama suçlu yok. ikisine de merhamet göstermek zorundasın. Çünkü zaten o kendini fazlasıyla suçladı ve ceza kesti. Terkedilme korkusu yüzünden kucağımdan inmiyor. Yürüyorsam da bir adım ötemden değil,bana yapışık yürüyor. Otur ağla yani hallerine. İkisi de birbirinden beter yıprandı hem fiziksel hem ruhsal.

Sağlık,huzur ve bereket dolu geçsin bundan sonramız. Bu kadarıyla gelmiş geçmiş olsun her olumsuz yaşadığımız.



13 Nisan 2022 Çarşamba

Eleştirinin Dozu Kaçarsa, Sen de Kaç Oradan; Durma

Kırılınca sessizleşmeyi seviyorum artık.
Anlamayacağından emin olduğum insanlar için enerjimi tüketmemeyi öğrendim.
Beni kırmak için hiç bir an bile düşünmemiş birine, uzun uzun anlatmak çok anlamsız geliyor çünkü.

Kendimi yeterince üzdüm. Daha fazlasına gerek yok. Bir canım var. O canı mutlu etmek için yaşamayı seçiyorum. 

Hani dedin ya aldığın eğitimler bi işe yaramamış beni anlamıyorsun diye.
İşte tam da o eğitimler beni buraya taşıdı. Senin saçma salak tavırlarına üzülmeden,kendimi üzmeden seni yormadan mutlu olduğum alana geçiyorum. Sen dilediğini konuşabilir,istediğin gibi davranabilirsin. İlgilenmiyorum. İlgilenmediğim için sinir oluyorsun ama onunla da ilgilenmiyorum. Önce ben... Önce benim mutluluğum. Beni kırmaktan çekinmeyen kimse, benden önce gelmiyor artık.

Zira seven sevdiğini kırmaktan,üzmekten çekinir diye öğrendim ben. Tüm hayatımda olanlara da bu hassasiyetle yaklaştım. Karşılığını beklemek hakkım. 
Çok hakkım. Kendime kendi hakkımı teslim edebilecek zihinsel düzeydeyim artık. Aldığım eğitimlerin hakkını veriyorum bence :)
Ayhh neleri de hesap ediyorsunuz yahu.Birine eleştiri yapacak olsam, böyle vurmak da hiç aklıma gelmezdi. Yaratıcılık böyle bişiy demek ki. Neyse... Gerçekten neyse ne. 



9. Ay

 9 ay ne hızlı geçti. Bir o kadar da geçmek bilmedi.

Teyze olmak bana çok şey falan katmadı. Bambaşka biri yaptı. Tüm dünyam bu minik yavru oldu. İlacım oldu,suyum oldu, şifam oldu.

 Daha 6 aylıktı bana abbblla diye seslenmeye başladığında. O kadar çok istedi ki bana seslenmeyi. Teyze diyemeyince abla oluverdim. Hala da öyle . 

Ben bakıyorum,ben büyütüyorum. Ben yetiştiriyorum. Allah utandırmasın,mutlu,sağlıklı,doğruca ve basitçe hayatın içine katabilmek için çaba gösteriyor,anne yarısı olmanın hakkını vermeye çalışıyorum. Bensiz yemek yemiyor,uyumuyor,beni öpmeden duramıyor.

Çok seviyorum ama daha çok seviliyorum galiba. Bu tarifsiz aşka şahitlik edenler inanamıyor. Nasıl oluyorsa şuncacık bebekle bu bağ kuruluyor şaşıp kalıyorlar. Eee ben de şaşkınım zaten. Ben zaten her şeye şaşırıyorum epeydir. Ve her şeye bı o kadar teslimim ki,öylece bırakıverdim. Gelişine yaşıyorum,gidişini izliyorum. 

Melike için varmışım gibi sanki. Hep onun için yaşamışım da,ona hazırlanmış ruhum ve aklım. Onu beklemişim o gelince büyümüş,çoğalmış,kabına sığmamış kalbim.

Güzel kızım, biz çok çılgın iki kişilik koskoca bı ekip olduk. Allah sonumuzu hayretsin. :) Gel kucağıma hadi bı sarıl,unutsun ablan tüm dünya dertlerini. 

Varlığın ışık olsun evrene. Öyle de olacak Allah'ın izniyle. Tüm yavrular önce ailelerine sonra dünyaya birer hediye ; farkedebilene.