31 Temmuz 2017 Pazartesi

Sifatlar ve Sevdiklerimiz

Gecenlerde annemlere gittigimde,Doganla sohbet ederken dedim ki;insanlar birbirlerine ozellikle de annebabalar cocuklarina ismiyle hitap etmeliymis.annecim,babacim,pasam,kuzum,lokumum gibi sifatlarla hitap edilmemeliymis.cunku o zaman cocuk kendini o sifat gibi hissedermis.roller karisir,kendini nasil,hangi turlu hissecegini bilemezmis.Dogan dediki;demeki ben ondan seni annem gibi goruyorum.cunku hep bana oglum diyorsun.aa bak cok dogru dedin,ama fark etmez ben de seni cocugum gini goruyorum zaten.demeki bu tanimlamadan dolayiymis diye konusurken aklima geldi.cok yakinlarima hayatim demeyi severim.kiz olsun erkek olsun.cok yakinsa sohbet sirasinda ama hayatim diye basladigim cok olur,pek az kisiye kullanirim bu sifati ama en derinimde hissederim.iliklerime isleyerek soylerim.veee dusununce en cok onlardan gelen ters tepkilerden incinirim.oyle kirilirki kalbim,hayatim avuclarimin icinde kanar sanki de ara bandi bulamam,iyilestiremem.taki gelip hayatim olan kisi-ler guler yuz gosterene kadar.bu farkindaligi yasadiktan sonra dikkat ediyorum kimseye hayatim dememeye.ama oyle cok hayat buldugum kalpler var ki,nasil demeyeyim.onlar gercekten hayatim benim.siz siz olun size kullanilan sifatlarin degerini bilin.bir de bakin bakalim siz kimlere neler yuklediniz? Bana ise ismimle hitap etmenize gerek yok,istediginiz sifati yukleyebilirsiniz,hakkini veririm emin olabilirsiniz:) 

29 Temmuz 2017 Cumartesi

Yemekten Yazmaya; Yaşamaya

Bu ara yemek işine fena sardım. bu ara dediğim ne kadarlık bir zaman onu düşünüyorum da şuan epey bir öncesine dayanıyor aslında:)Ama ciddi anlamda bir yemek kursuna gitmeye karar vereli daha pek kısa önceydi.Hemen akabinde ismekte makaron kursu olduğunu öğrenip kayıt yaptırdım.Ama öyle bildiğiniz kayıtlardan değil. Bir "küçük" aksilik çıkınca internet formunda,yeri göğü inlettim.Pendik belediye başkan yardımcıları,ismek merkez ve şube yetkilileri seferber oldular gönlümü yapmak için..Sonunda hakkımı aldım ve kursa yedekten de olsa kayıt yaptırdım. Olsun,hakkımda varsa sıram gelir o kursa katılırdım.Arandım,davet edildim,gitmek üzere evden çıktım.
Canım da çıktı ama.
Kurs merkezi minibüsten indikten sonra 100 metre ilerde denmişti. Bir kilometre kadar 3 ayrı dik yokuş çıkıp hala kurs binasına varamayınca ve artık alacak tek bir nefesim bile kalmayınca geri dönmek zorunda kaldım. Başladığım hiç bir ama hiç bir işi yarım bırakmışlığım olmamıştı o ana dek. O yolu tamamlayamadım. Saat geçti,yol bitmedi,ben bittim. Alacak nefesim olsa idi yorgunluğu önemsemeyecektim. Geri dönüp o günü başka şekilde değerlendirdik.O günden sonra yemek kursu lafı etmedim evde. Aklıma her geldiğinde makaron kursuna gidemeyişim ve öncesinde kursa kabul edilmek için verdiğim çaba geliyor.Utanıyorum!. O kadar uğraş,hakkını ara,kabul gör gideme. Vardır bir hayır illaki,göremediğimiz.
Yani demem o ki ben yemek yapmayı çok severdim çocukluğumdan beri,artık tutku halini aldı. Evet bu konuda bir meslek falan edindiğim yok.Zaten demek istediğim de öyle bir şey değil.İdda etmek,iyi yaptığımı söylemek haddim değil. Tek içtenlikle söyleyebileceğim,yemek yapmayı çok çok sevdiğim.Ehh elimde lezzetliymiş biraz.Yemekleri kendime göre uyarlar,tarif aldığım kişiye bile tarif verirmişim aynı yemekte.:)
Bir tarifi aynısının tıpkısı yaparsam şaşarlarmış.Bambaşka bir şey oluveriyormuş.Tadı tartışılır.Arada yakarım,tuzunu ayarlayamam falan ama o haz...O terapi hali...Tüm düşüncelerimden,tüm acılarımdan,tüm kıvranışlarımdan kurtarır beni. En önemlisi de bu bence. Bunun gibi bir çok yol var benim hayatımda,yaşadığım o olumsuzluğu bertaraf etmek adına,deneyimlediğim.Yemek yapmak herkesin gördüğü halim.
Ve fakat ben konuyu nasıl bağlayacağımı unuttum. Tüm bunları neden anlattığımı da.Yazmaya neden başladığımı da. Vardı elbet bir hikaye kafamda ama bağlayamadım sonuca. 
Yaşam koçum dedi ki geçenlerde,amma devrik cümle kuruyorsun yazarken,farkında mısın? Evvett dedim buna bayılıyorum. Benim kalemimin en önemli tarafı devrik olması. Düz cümleyi herkes kuruyor benim farkım da bu olsun.Beğenmeyen göz yumsun,beğenen buyursun.
güldü,güldüm. Sana inanıyorum dedi,sustum. Sadece o anlık...Yüreğim coştu oysaki.Hayattaki tüm güzel şeylerin bana verdiği haz gibi.Bir yemek kursu olsa da gitsek bari :) 

26 Temmuz 2017 Çarşamba

Ordan burdan,hayattan

Cok mutlu oldugum bir anda gozumden iki damla yas aktigini fark ettim.Vay be ben de mutluluktan aglayabildim.
-------
Bayramdan bu yana binbir sey oldu hayatimda.once tiroid bezlerindeki hastalik takibi,tam bayram gunu alinan cenaze haberi.ardindan hayatima dair heyecan verici bir kac gelisme ve ayagimda cikan bir kitle.tabiki doktora gitmedim.cunku bir ameliyat daha kaldiracak gucte degilim suan.neyse bunlari gecelim.gecenlerde bir ruya gormustum o gunun gecesinde uzun uzun hayal kurmus,cok ama cok ama cok istemistim.eskiden hayal kirikligindan korkardim.artik kendi gucumun farkindayim.sadece ama sadece mutlu olmak icin yasiyorum.Böyle olunca kulaklarim cok guzel deyler duyuyor ama ben birine-birilerine mutluluk olabiliyor muyum bilmiyorum.demem o ki;gulumseyin hayata.sevdiklerinize,kendinize.oyle iste.iyi geceler herkese.

itiraf : yazmayı tarif edilemeyecek kadar özlemişim.