1 Temmuz 2019 Pazartesi

Hayatımın Akışı Ya da tıkanıp Kalışı

Yaz dedi...
Ne hissedersen yaz...
Bu ara çok içine atıyorsun. Sen yazmak için doğmuşsun.
Tutma içinde,yaz...
------------
Haklıydı. 
Ama yazmaya mecalim yok bunu ne yapacağız.
Kaç gece hastanede sabahladık,kaç gün gözlerinin içine acaba son bakışım mı diye odaklandım bilmiyorum ki. 
Dün...

Akşam üzeri istanbula geleceklerdi.Artık yürümekte değil adım atmakta dahi problem yaşayınca tekerlekli sandalye aldırdım. İstanbul, Sakarya...Birazıyle ben görüştüm bir kısım medikaller listesini anneme attım.
Aldık bir sandalye. İçim acırken,rahat edeceğini düşünerek avuttum kendimi.
Ve pazar günü Sakarya'dan istanbula o sandalyeyle gelecekti. Pazartesi sabah da kalp ve hematoloji kontrolleri vardı. Evet kan problemi kalbini etkiledi.

Ama birden kötüleşmiş. Dili tutulmuş,fenalaşmış...Doğan ağlamaya başlamış...Çok korkmuş...Halbuki bir gün önce de annemin yanında olmuış.Bana söylememişler.Ama hissettim. Günlerdir olmayan şekerim 300 civarında seyrdiyor. en son 3 sene önce içtiğim ilacımı gidip aldım ama düşmüyor.
Pazar sabahı erkenden saat 8:00 d akalıp yola çıktım. bir buçuk saat yol gidip,hayat devam ediyor misali görmem gereken insanları gördüm,yapmam gerekeni yaptım. 2 saat sonra evime dönüp halamı kapıyı açarak karşılamak istedim.Eve geldim yüzümü gözümü toparlayıp enerjik bir şekilde beklerken yorgunluktan uyumuşum. annem aradı. yoldayız ben de geliyorum. Durumlar sandığından kötü diye.
Bura da derin bir nefes alıyor ve vermekte zorlanıyorum.

Hemen buzluktan tavuk çıkardım gelince sote yaparım yanına d abir kaç bir şey. Tamam işte dedim.
Halam zaten yiyemiyor,kuru ekmek-peynir...
Annem tekrar aradı biz geldik,havaalanındayız.Hemen aşağıya gel,marmaraya gideceğiz. 
O anda ne düşünürsünüz,neyi nasıl yaparsınız,ne sorarsınız,ne dersiniz...
Sadece " anne bana 5 dk ver tuvalete gireyim" dedim.
Çabuk ol dedi annem. Ki demez hiç. Acele ettirmez beni. Bilir çünkü olabileceğim en hızlı halde çıkarım kapıya. Ve en hızlı şekilde giderim gideceğim yere.
Tuvalete grip büyük sırt çantamı aldım içine bir kaç ilaç vb kendim için önemli olan şeyi koydum halama bir şal aldım. telefon şarjlarımı ilave edip koca çantayı sırtlandım.Kalabiliriz,ne olacağımız belli değil. Beni ne bekliyor habersizim.
Üstüme ne giydiğimi asansörde fark ettim. Neyseki gayet uygun ve rahat kıyafetler seçmişim.
Taksi geldi kız kardeşim içinden indi ben bindim.
O an orada hıçkırarak ağlamak istedim.
Annemin yorgunluğuna,babamın üzgünlüne,halamın haline.

Amma olabilecek en enerjik halimle yola koyulduk.
Akşam üstü 16-17 civarı girdiğimiz hastaneden sabah 05:10 civarı çıktık.
Kalp ve beyinde bir sıkıntı görülmedi. 2 ünite kan verildi. MR lar tomografiler vs vs vs
.
Eve gelip 2 saat uyuduk ben işe başladım. Onlar tekrar hastaneye olması gereken rutin kontroller için gittiler. Aslında ben olsam gelmez orada kalırdım ama halam evine gelip 2 saat uyumak istedi,yatağında.
Yine kontroller yapılmış sorun görülmemiş. Hematoloji ilacının yan etkisi denilmiş. Evet el ayak şişliği,döküntüler,iştah kayıpları vs vs olabilir. ama ya o dil tutulması,zihin bulanması.!
İlaçtan denilmiş. Üstelik ilacı bıraktıktan 5-6 gün sonra olan bu belirtiler.
2 hafta sonraya tekrar çağırmışlar.
İçleri rahatlamış ben eve gitmek istemiyorum hadi karasuya dönelim demiş halam. Gittiler.
Onlar için hazırlamayı planladığım yemekler,gelsin de biraz yüzünü göreyim,iki laf ederiz belki hayali,annemle dertleşmek,babamın yüzünü güldürmek vs vs... olamadı.
Şuanda yoldalar,varmak üzereler.Gerçi orada da ne bahçenin ne balkonun tadını çıkaramıyor. Yerinden kalkamıyormuş.
Allah'ım...Yardım et. İsyan etmiyorum asla. Güç diliyorum senden.Hepimiz için.
Kardeşimin gözyaşları kadar şifa istiyorum senden.
Mütemadiyen akan yaşlarım durmuyor.Yerken,içerken,konuşurken aklımdan çıkmıyor.
Ne olması gerekiyorsa o olacak tabi ki...Sen bize tüm olanları ve olacakları kaldırabilecek güç ver Allah'ım.
İyi haberlere sevinemeyecek kadar dolu aklım.Korkularım,endişelerim,kaygılarım.
Şimdi bu yazıyı bitir bitirmez sırt çantamı düzenleyeceğim. Birer şal,taşınabilir şarj,toka,halamın rahat yatması için küçük yastık,kendime bir eşofman,ıslak mendil ve bir kaç önemli detayı ekleyeceğim. Hadi dediklerinde dünkü gibi çantamı sırtlayıp çıkabilmek için.
Yani öyle işte...Ne diyeyim ki başka. Başınızı şişirdim yine. Ama şu ara en büyük iç sıkıntım bu benim.Anlatmazsam delireceğim.









4 yorum:

Handan dedi ki...

Bu halleri yaşayan biri olarak seni çok iyi anlıyorum. Allah şifa versin halacığına. Sizlere de enerji, sağlık ve gönül huzuru versin ki en iyi şekilde destek olun ona. Kendini de ihmal etme bu arada.

Burcu Odacı dedi ki...

Bazen yapacak hiçbir şey yoktur akışına bırakmaktan başka. Tevekkül deniyor galiba. Allah hepinize güç versin.

Kelimelerle Dans dedi ki...

handan abla; etmiştim ama yarın ki eğitim haberi ile gönül rahatlığıyla olur etmem. kendime de iyi bakarım diyebiliyorum sana:)

Kelimelerle Dans dedi ki...

Burcu Odacı; öyle evet. tevekküldeyim de yine de yapacak bir şeyler var şu ara sanki. Minik iyileşmeler baş gösteriyor arada. Sevgiler...

Yorum Gönder