22 Temmuz 2024 Pazartesi

Nişan Ertesi

Dün ilk defa kendimi tam 40 yaşında hissettim. Ne daha az,ne daha çok. 

Ve artık her nedense herkes benden küçükmüş gibi geliyor. Size de öyle oluyor mu?

Dün gece nişan vardı.  Uzun zamandır tüm ailenin,akrabaların ortak konusu idi. Oldu,bitti. 

Her şey gibi...

Her şeyi ne hızlı tüketiyoruz öyle değil mi?

Acılar hızlı geçiyor bin şükür de güzel günler,tadı damakta kalan o harika zamanlar da hızlı geçmiyor mu,hem de çok hızlı ?

Bazı güzel ve özel anları yaşarken içime çektiğimi,bı gün lazım olursa tam da bu anı,bu hissi hatırlarım dediğimi hatırlıyorum. Öyle de oluyor ama aynı tadı vermiyor. Yine de iyi ki... Yaşadığımız her şeye iyi ki... Bugunümüzden razıysak o günler,o anların payı olduğunu da kabul etmeliyiz.  Neyse amaann bir nişandan nerelere geldik. Ne gerek var hadi uyuyalım. Yeni hafta yepyeni tatlılıklarıyla gelsin. Ağzımızı, gönlümüzü, ruhumuzu tatlandırsın inşallah. Tüm mucizelere açtım ben kalbimi; sizi bilemeyeceğim:)


14 Temmuz 2024 Pazar

Saygısız Komşu

 Tam uyku saatiydi eve girdiğimizde. Odama geçtim üzerimi değiştiriyorum, içerden bı ağlama sesi. Ağlıyormusun sen bana mı öyle geliyor dedim espiriyle. Uykusu geldi ondan diye düşündüm. Evet dedi annesi aşağıdakinin sesinden korktu. 

...

Bakın ben çok sakin bir insanım. Vallahi billahi çok sakin. Kıyamet kopsa ortamı idare edecek sabrım da soğuk kanlılığımda var.  İlişkilerdeki arabulma halı, birebir ilişkilerimdeki çözüm odaklı tavrım pek iyi bilinir. Beni sinirlendirmek çaba ister. Çok bam telime basılması lazım.

....

Alt kattaki şuursuz gece,sabaha kadar ses yapıyor. Ben diyeyim koltuk fırlatıyor. Siz deyin dambıl,halter kaldırıyor. Saatlerce ve tahammül ötesi sesle.  Yönetici vasıfsız. Kapısına gitmek çözüm getirmiyor. Çaresiz kaldık. Her gece böyle ve çocuk etkileniyor. Tek yapabildiğimiz çocukla konuşup, saygısız insanların da var olduğunu ve kendisinin güvende olduğunu anlatmak. 

Ama bu gece.

İlk kez o seslerin korkusundan ağladı ya. Öfkemi anlatamam size. Ve bu öfkeyle dahi çocuğu sakinleştirmek durumunda kalmak. Annesi sinirimden napacağını bilemez haldeydi. 

Bak dedim beni dinle.  Bu adam saygısız. Sen bunu biliyorsun. Eğer biri bir başkasını rahatsız ederse saygısız demektir. Bu bizi rahatsız ediyor çünkü saygısız. (Konuyu da bile isteye uzatıyorum da dinlerken ağlaması dursun:) )

Ben buna ses yapma diyorum yine yapıyor. Deden konuşuyor yine yapıyor. Yöneticiye şikayet ediyoruz yine yapıyor, çünkü saygısız. 

Ama sen şunu bilmelisin. Ses de olsa,korksan da,ağlamak istesen de biz yanındayız ve sen güvendesin. O adam buraya gelemez. Yaa gelemez mi gerçekten dedi. Ondan korkmuş belli. Düşünün ses nasıl bizim evin içindeydi.

Tek tek aile bireylerini saydım. Bizimle güvendesin. Asla kapıyı o adama açmam ben. Evimize gelemez.  Bize zarar veremez. Sadece saygısız olduğu için gece bu saatte evinde bir eşyayı çekiyor olmalı. O bizi ilgilendirmez.  Ben yine de rahatsız olduğumuz için polisi arayacağım. 

Hani sana diyorum ya hep,dışarıda bizi kaybetsen ,korksan,hemen bı polis abi ya da ablanın yanına gitmelisin. Onlar çocukları çok sever seni hemen evine getirir diye. Heh işte bak şimdi polisi arıyorum gelip komşuyla konuşuyor. Dinle şimdi beni. 

Şaka yapıyosun,şakadan arıyorsun.

Yoo gayette gerçekten arıyorum. Dinle bak bekle şimdi.

Ve sonrası bı polis abiyle diyalog hikayesi... Onun da çocuğu varmış:) onun çocuğu da alt komşunun gürültüsünden korkmuş. Gidip uyarmış ve ses bitmiş. Yarın da gelip bizim komşuyu uyaracakmış. Bu gecelik idare etmeliymişiz. Uykuda ses duysak bile gözümüzü kapayıp uyumaya devam etmeliymişiz. Yarın o,gürültü yapan komşuyla konusacakmış. AA bir de çocukları çok sevdiğini mutlaka söylemeliymişim.

Çocuk sustu, sakinledi. Annesi sakinledi. Ben bittim. Derin bir nefes verdim. Tamam sakin,her şey yolunda. İnşallah bı atak daha yapmazsın dedim içimden. 

Yarın ola hayrola. Yarın ki seslerde çocuk diyecek ki hani halledecektin. Ve ben 2. Etapa hiç hazır değilim.  Allah herkesi ıslah etsin. İnsaf,merhamet versin. Olmayınca olmuyor çünkü. Yarın annemler burada olur,biraz da onlar hikaye uydurur.



Kalbini Sevdiğim

 Bugün tarihte bir ilktir,belki iki. Cüzdanımı evde unuttum. Kardeşimle ve tabi ki kızımla kahve içmeye çıktık. Uygulamadaki hediye sayesinde kahve bedavaydi zaten de kıza bı dondurma almak için yanındaki dükkana girdik. Amannn Allah'ım cüzdanım evde kalmış. Neyse Merve halletti çıktık,kahveciye girdik oturduk. Çok da canım sıkıldı. Bı dondurmadan n'olacak tabi ama hiç alışık değilim aldığım birşeyi başkası ödesin. Ee daha da almak istediğim bir kaç şey vardı. 

Neyse gece oldu eve geldik. Tam annesinin ayağında uyuyacakken,kaldırdı kafasını. Anneteyze sabah kalkınca kumbaramdan para alıp sana vereceğim,paran yok ya hani. (Kalkınca fırından simit alıp onların evine kahvaltıya gidecektik.ee parasız da dışarı çıkılmaz ya hani. Kimbilir neler düşündü benim papatyam. )

Çok teşekkür ederim güzel kızım çok mutlu oldum ama benim param var. Cüzdanımı evde unutmuştum gelir gelmez çantama koydum. Beni düşündüğün için çokkk teşekkür ederim,iyi ki varsın dedim. Nasıl mutlu oldu nasıl. Az öncesinde alt komşudan korktuğu için ağlayan çocuk,onu sakinlestirmek için 40 değil 40milyon takla atan ben... Heppsi yerini birbirimize olan düşünceli hale ve sevgi bağına bıraktı. Hep diyorum şu çocuk kadar sevse biri beni. Beklentisiz,saf,derin... Daha ne isterim. Vallahi bir şey istemem.  Neyese ben yatayım artık, pazar sabahı çok erken kalkma fikrini sevmiyorum. O sebeple erken yatıp uykumu iyice almak bir nebze iyi oluyor. 

12 Temmuz 2024 Cuma

Sen nasıl bişeysin?

 Anneteyze sen ne güzel kadınsın

Kadın ? Ve güzel bulmak. 

Anneteyzeeee seni çok seviyorum. 

Ben de seniii dünyalar kadar 

Hayıııyy ben seni bisürü dünya kadar.

Anneteyzee sen benim kıymetlimsin

Kıymetli ?

Anneteyzeee senin çocuğun var mı ?

Çocuk ?

Yanii şeyy kızın var tabi yani ben varım daaaa çocugun var mı senin ?

Benim bı tane yeğenim var. O benim kızım. Onu her şeyden çok seviyorum. Başka çocuğum yok. Bı tek sen varsın. Dayının çocukları olduğunda onları da çok seveceğim. Beraber onları büyütürüz olur mu?

 Ayy cokk güzel olurr. Peki ne zaman?

Çok sonra. Sen büyüdüğün zaman.

Tamam peki,hadi oyun oynayalım. 

Hadi...



10 Temmuz 2024 Çarşamba

Ne olmuştu ki

Ne olmuştu sahi? Hatırlıyor musun o günü? Bana nasıl kızdığını. Üstelik ne yaptığımı anlamam pek bi zaman almıştı. O öfkene günlerce anlam verememiştim.Sırf kendi ruhumu korumak, daha çok üzülmemek için senden uzaklaştığımda sanki seni terk etmişim gibi davrandığını hatırlıyor musun? ya peki unuttu isen neden bir şey yapma gereği görmedin. Ben hiç bir şeyi hiç kimseye anlatamazken sen kaç kişiye kendini açtın da bana ihtiyaç hissetmedin.  Hayır yani  ben hala sana anlatamadıklarımı kimseye anlatmıyorum da merak ettim. Neyse ben kalkıp çocukla oyun oynayayım. Çocukla çocuk olayım. 


Kıymetlim

Doğum günüydü ayın 7.si
annesi,dayısı,ben,annem ve babam bir pasta kesip kutladık. Sevdiği hediyeleri hazırladık. O bayıldığı omzu açık bluzlardan birini aldım ona. Neden çünkü bana hayran. Benim sevdiğimi sevecek illa. 

Hediyelerini verince biz hiç bir şey söylemeden kendiliğinden bir konuşma yaptı.

"Arkadaşlar bugün aldığınız hediyelerle beni çok mutlu ettiniz,teşekkür ederim"dedi. Gözlerimizden yaşlar aktı. Şaşkınlıkla birbirimize baktık. Her birimizin dilinde şükürle karışık bir iç çekiş.

ertesi gün

Melike geldi,sarıldı seni çok seviyorum anneteyze,sen benim kıymetlimsin dedi. 

Gözlerimden yaşlar akmaya başladı. Sevilmek,sevgiyi göstermek ne harika bir şeydi.Keşke tanısan sende onu. Keşke herkes tanısa. Onun masumiyetinden kendine pay alsa. Ruhunu sevdiğim,hassasiyetine sarıldığım,azıcık yüzümü düşmüş görse çırpınıyor tüm gönlüyle,beni hoş etmeye. 
Sevdiğim ve iletişimde olduğum kim varsa onu anlatıyorum herkese. Öyle keyifli ki onun dünyasından bakmak hayata. Onun evreninin bir parçası olmak.  Keşke diyorum sıklıkla,keşke sana da anlatabilseydim Melikeyi. Bugün şöyle dedi biliyor musun. Yine ağzımı açık bıraktıran laflar etti.Şöyle yaptı inanabiliyor musunn diye arasam seni. Ya da müsait değildir belki diye çekinip durmadan yazsam dursam. Deli miyim neyim,anlatsam nolacak ki. Benim yerimden bakamaz ki kimse,benim kadar sevemez ki onu. Laf olsun işte. Yine de bir keşkedir gidiyor dilimde.
Bu hayatta en çok istediğim şeylerden biriydi anne olmak. Hiiç hayalini kurmadığım bir muazzamlık noktasından anneteyzelikten geldi buldu beni. Nasıl şükrettiğim belli değil. Keşke bu halimi görseydi dediğimde içimin sızlamasını tam oradan hissedebilirsin şüphesiz. Gerçi her şeye şüpheyle yaklaşan bu ruhum nasıl bundan şüphe etmedi o da enteresan. 




8 Temmuz 2024 Pazartesi

Tarator Tadında

 Eskiden ne güzel sofralar kurar,ne çok emek verirdim. Biliyor musun dolapta duran havuçlar bozulacak. İçimden tarator yapmak bile gelmiyor epeydir. Hele patates kızartmasının tadı. Pardon tatsızlığı... Şeyy zaten nerde o eski patatesler. Artık hiç birinin tadı yok. Ben yapamıyor değilim yoksa. :)

Şaka bir yana. Yemek yapmayı hala çok seviyorum ama gerçekten o eski hevesim yok valla.

,.....

Bu gün Melike tam 3 yaşında oldu. 3 yaş. 3 yıl. Tam tamına 3 yıl. 3 koca sene. İçime içime konustugum,içten içe yandığım 3 sene.

Anneteyze oluşumun 3.yıl dönümü bir de.

Binşükür onu bana verene.  Hayatımda olan,gelip geçmiş,kalbimde belli vakit güzel yer etmiş herkes için bin şükür Rabbe.

26 Haziran 2024 Çarşamba

Hayat...

 Yorgunum...

gece 02 gibi yatarken telefonu elimden bırakıyorum. Sabaha karşı 645 gibi uyanıp bir kaç whatsap mesajı cevaplıyorum. 845 de yataktan kalkmadan hemen önce biraz daha mesaj cevaplayıp güne kızımın gelip beni öpmesiyle başlıyorum. Pardon ben güne ne zaman başlıyorum ? 
Telefonla konuşmaktan kulağım tıkandı. Yazışmaktan ve ikna edici olmaktan dilip dolanır oldu.Çok ama çok yorgunum. Elhamdülillah şikayetçi değilim. Bu insanlarla çalışmayı ben seçtim. Bu yolda bu denli delice yürümek benim tercihim(kısmen).Ne karnımı doyurmaya,ne bir bardak su içmeye fırsatım yok ama çocuk eğlemek birinci vazifem. Telefonla konuşurken oyun hamuru yoğuruyorum. Mesaj yazarken çalan müzikte onunla birlikte oynuyorum.  Çünkü neden teyzelik dedilik,anneteyzelik aşırı dedilik.

Kısacası fiziken yorgunluğumu boşverin de ruhum yorgun. Çünkü neden yaşadığım,hissettiğim neredeyse hiç bir şeyi kimseyle paylaşmıyorum. Ne gerek var şimdi modundayım. Bilse ne olacak ki. Anlattım hadi,eee ? diye düşünüp vazgeçiyorum. Sonrası derin iç çekişler...

Dün teknisyenim seni sordu. Yani o seni sorduğunu bilmiyor da,iş yürüsün diye sana ihtiyaç duyuldu. Aramam gerekti seni arayamadım. Kılı kırk yardım,konuyu evirdim çevirdim teknisyeni kapalı kapılar ardından geri döndürdüm. Tam da karşıdan karşıya geçiyordum. elimde 2 telefon,çanta,su şisesi. Sıcaktan fenalık gelmiş. Oracıkta yolun ortasında tüm içimi boşaltmak istedim. Ulaşabileceğimiz bir başkası yok mu dedi,teknisyenim. Var var ama şimdi rahatsız etmeyelim hem zaten arayacak uygunlukta da değilim dedim. Tüm gücümü toplayıp bu işi yarına alalım ben müdürüne izahat veririm dedim. Öylece geçti gitti konu. Benim derinlerime işledi ama olsun. Bir telefon bile edemiyor olmak çünkü açılacağından şüphe duymak. Açsa bi hatır bile sormaktan çekinmek. Canı sağolsun da ben işi her türlü hallederim diye kendi içimde kendi kendime toparlanıp,gücüme güç katmaya çalışmalar. Bu sayede bir kez daha koskocaman yorulmalar. 

Hayat... 

20 Haziran 2024 Perşembe

Her zamanki gibi

 O kadar haklısın ki

...

16 Haziran 2024 Pazar

Bayram Tadında

 Çok şey olup bitiyor hayatta. Ve çok hırpalanıyor kalbim. Çok ama çok.  Bunun hiç bir önemi yok. Bugün bayram ve ben önceki bayram gibi önce stikerlarla süslediğim zarfinı,sonra da hediyeni hazırladım. Sabah sana söz verdiğim gibi pancake de yapacağım inşallah. Hep diyorum ya seni mutlu bir şekilde büyütmek boynumuzun borcu.  Sen öyle kusursuz,öyle bilge,öyle muazzam bir varlıksın ki. Ben ve tüm ailen,dünyayı bir kenara bırakıp sana sarılmayı ve her baktığında en canlı,en pozitif ve sana faydalı halimizle karşında olmayı bir borç biliriz. Gelecekteki kuzenlerin içinde bu böyle olacak. Amma sen ilksin ve laf aramızda benim için teksin. Meleğim, büyüdüm mü,yaşlandım mı bunun ayrımına varamayacak kadar çok şey yaşadık şu bir bucuk yılda. Fazla hırpalandık. Oollsuunnn hepsi geçer. Sana söz geçecek. Sen benim bu hayattaki hediyemsin. Senin hediyelerin de en az senin bana gelişin kadar muazzam olsun.

İyi bayramlaarrrr

Ve nolur bayram tadinda geçsin günlerimiz

 Zira son bir hafta iş yoğunluğunda zirveydi. Zirvenin zirvesi. Gece 2de son whatsap mesajını yatağın icinde cevaplayıp,sabah 7de gözümü açmadan mesaj yazmaya başladığım bir hafta. Kulağım günde yaklaşık 50 görüşmeden dolayı duymuyor şu an:)))) Zihnim insanları ikna etmeye odaklı olduğundan günlük yaşam konuşmalarında dilim tekliyor, konuşulanları anlamıyorum falan. Aayyy çok komik bı hal. Aslında ağlanacak hal de biz gülelim neyse.

Yani demem o ki bu bayramı çok hakettim. O ki ağzıma da etmiş olsa,canımı da çıkarmış olsa,sarılırım kızıma dinlenirim bı güzel. Yeter. Her şey yeter. Fazlasıyla geldi,oldu,bitti. Şimdi sakinliği duyma ve özümseme vakti. Haydi bismillah.