4 Ağustos 2018 Cumartesi

Kitaplar mı Daha Kıymetli İnsanlar mı?

Öyle bir durum ki...
Düşünün şimdi...Kitaplarınız sayıca çok aşırı değil ama her biri diğerinden çok kıymetli.Özenle yerleştiriyor,baktıkça çok mutlu oluyorsunuz. Okudukça aldığınız haz zaten ayrı.
Sonra bir sabah, biri geliyor kitaplığınızdan bir kaç kitabı kendisi için seçip almak istiyor.Öyle biri ki,hayır demek ihtimal dahilinde değil.Seve seve diyorsunuz,istediğini seçebilirsin,dilersen kitaplığımı sırtlanıp götürebilirsin.
Amma velakin,okuyunca geri getirirsin...Dimi?
Zira aksi mümkün değil,onlar benim...
Aldığım cevapla,almak istediğim cevap arasında bir uçurum olduğundan verecek cevabımda olamadı tabi.
Şeyy...Kemm...Küm... ııı...iiii....
Onları almasan mı acaba,başka mı seçsek sana...
Hayır yani bir kısmı hediyeydi de...
Sahi ne zaman okuyup geri getirirsin...
Geri getirmeyi düşünmediğini anladıktan sonra vermemek için açıkça diretmiş olsam da,almak için can atan birine karşı koyamadım.
Bir de ellerimle içine not yazdım...Nota gerek yoktu ki aslında.Nasılsa bana geri gelecekti,içine sana ne diye not düştüm ki...
Aklımda deli sorular.. Zihnimde yaşananlar...Haftalardır tek başına  ve tek çeşit kahvaltı yapan biri olarak soframı şenlendiren misafir...Sohbet... 
....
Bilir misin dün ben ne yaşadım?
Biliyor musun o insanı görmenin bendeki tramvatik etkisini. Neden o kadar kötü olduğumu sormadın...(Sorsaydın sarılıp saatlerce ağlayabilirdim). O paniğimin yorgunluktan ya da üzüntüden olmadığını çok iyi bildiğinden mi yoksa beni ilk kez o derece farklı gördüğünden mi bilmiyorum. Tek bildiğim sen bana iyi geliyorsun.
Enerjimi değiştiyor,hayata farklı bakmama sebep oluyor,her şeyin aslında çok daha kolay olduğunu hissettiriyorsun.
Borç ödemenin,iş stresinin,halamın ölüm riskinin ve hatta kendime dair tüm kaygılarımın kelebekler gibi uçup, yerine en pozitif hissiyatların yerleşmesinin bir adı olmalı. Ama aramıyorum...Elimi kalbime koyuyor ve orada dinlenmeye çekiliyorum.
Bak hatta buldum..."Huzur". Tek ihtiyacım olan da bu ya zaten. Huzur kokuyorsun...Sen bana tüm hayattan arınarak dinlenmem için gönderilmiş huzur limanımsın...Lütfen,hep orada kalır mısın?

8 yorum:

deeptone dedi ki...

ay o kitap vermek haklısın çok sıkıntılı bir durum ve bir dolu aksilik olabiliyor ve kitaplar elimize geçmeyebiliyor ama vermemek de zor evet problem. bi de evet birinin huzuru hatırlatması ne güzel bir duygu ve en önemli duygu evet huzuuur :)

Yurdagül Çelik dedi ki...

Ödünç kitap işini ben de pek sevmiyorum.

Kelimelerle Dans dedi ki...

Deeptone;huzurumuz daim olsun o zamannn:)

Kelimelerle Dans dedi ki...

Daha mutlu yașam; bazen insan kurallarını esnetebiliyor:) ama yine de kitaplarında aklı kalıyor mu, kalıyor:)

Handan dedi ki...

Ben cidden cadıyım biraz vermem kitaplarımı. Eğer verdiysem de geri gelmese de hediye edebileceğim birisine gitmiştir kesin. Kasetlerimi de vermezdi okuldayken :D

Kelimelerle Dans dedi ki...

Handan abla; ben de herkese vermem. Ama hayir diyemeyecegimiz insanlar olabiliyor bazen... Ama nasilsa geri gelecek, eminim ben:)

Mavi Gökyüzünün Elleri dedi ki...

Ödünç kitap verdiğimde hiçbiri hiçbir zaman geri gelmedi. Ama işte... hayır diyemediğimiz durumlar oluyor.
Benim hayatımda da huzuru hatırlatan birisi olsa keşke :D

Kelimelerle Dans dedi ki...

Mavi Gökyüzünün Elleri;esas huzur insanin icinde. Kalbin tez vakitte hatirlatacaktir bence sana:)

Yorum Gönder