6 Şubat 2017 Pazartesi

Babam...

Bizim evde günlük market/bakkal ihtiyaçlarını babam giderir.Ekmek mi alınacak,un mu bitti,ah bir cips olsa da yesek mi,bankaya para yatırmak lazım faturanın son günü,ya da akbil doldurmak gerek yarın dışarı çıkılacak. Hepsi babamdan sorulur.Hani evin küçük çocuğunun yapacağı işlerden bahsediyorum.İşte bizde babacım üstlenir o işleri,çocukları yorulmasın diye ve yürüyüş yapmak maksatlı. Kendisi 59 yaşında bu arada,öyle çok yaşlı bir baba gelmesin aklınıza. 

Yaklaşık 1 ay önce idi.Bir gün burnu kanadı...Alışık olduklarımızdan daha fazla,daha uzun süre. Kalp hastası olduğundan mütevellit kan sulandırıcı ilaç kullanıyor 17 senedir. Ara ara bu sebeple kanıyordu burnu,alışıktık. Ama bu sefer alıştığımızın dışında bir durum olduğunu sezdim. Ertesi gün bir yakınımızın cenazesine gittiler annemle. Gece gelince yine kanama oldu. Çok korktum.Ki bilen bilir sağlık bilgisi yüksek bir insanımdır,soğuk kanlılığım ve o an o durumda çözüm üretme imkanım bir hayli yüksektir.
İnsanın babası olunca konu,öyle kolay olmuyor o işler. Gece acile gitmek için yalvardıysam da kabul ettiremedim. Ertesi sabah aile hekimine götürdüm.Götürmek... Babamı elinden tutup doktora götürmek... Öyle canım acıdı ki... 32 senedir beni doktorlara götüren,ameliyathanelere eliyle teslim eden, kapısında bekleyen adamı şimdi ben doktora götürüyor ne olduğunu dinliyor ne yapacağımızı öğreniyordum. Aile hekimi ertesi gün tahlil sonucunu görünce risk almak istemediğini durumun ciddi olabileceğini derhal bir hastaneye gitmemiz gerektiğini belirtti.Eve geldik,randevu alıp hastaneye gidelim dedik. en erken randevuyu 3 hafta sonraya görünce ve son 1 saat kalınca doktorların çıkmasına fırladım yerimden. al tahlil kağıdını gidiyoruz dedim. Babam hazırlanana kadar ben kapının önünde,ayakkabılarımı giymiştim. Çok sevdiğim,kapısındaki kuyruğun dillere desten olduğu,odasına beşer beşer girilebilen,randevu alsanız bile saatlerce bellemeniz gereken doktoruma gittim. Bankodan tabiki numara vermediler. Sen arkamdan gel ben koşuyorum dedim babama.İzin istedim kapının önündekilerden ama verdiler mi bilmiyorum,ben daldım doktorcuğumun odasına. Acilen numara almam lazım,bana imzalı kağıt yazar mısınız dedim.Öyle panik halindeydim ki yüzüme baka kaldı canım doktorum.Ben iyiyim babamı getirdim,acele eder misiniz dedim. İmzalayıp verdi bir kağıt.İndim bankoya aldım numarayı,tekrar çıktım doktorun kapısına.Babamı oturttum ha gelir,ha geliyor diye beklemeye başladım elimdeki numarayı.1 saati geçti herkes gitti en son sora bana geldi.Anlattaık derdimizi,kısaca sağlık öykümüzü. Anlattık diyorum çünkü babam öyle sersem haldeydi ki ben konuştum onun yerine.Öyle üzüldüm ki haline.!
Tekrar aşağıya indik acil bir şeker ölçümü için ve tekrar yukarı çıktık sonucu göstermek için. Beni görseniz deli dana tabir edersiniz. Bu güne kadar kendim için hiç bu kadar çat kapı girmemiştim doktora.İstediğim izinlerin cevabını bile beklemeden daldım her seferinde.Çünkü bir gün bile kan sulandırıcısını içmemesi sorun teşkil edecekti.Bu sorunu o gün çözmek gerekliydi.
İlaçlarımıza ilaveler yapıldı. Şekeri 400 den aşağı hiç düşmeyen babamın burnu,yüksek şekerden kanıyormuş meğer.
Ekmek arası bir şeker ilacı daha eklendi listeye üçüncü olarak.Ve diğerleri. Aldık geldik eve ama babam şaşkın,korkulu,üzüntülü...Ben ise tabi ki ne var ki bunda tey tey teyyy modunda...
aldık ilaçlarımızı geldik eve gelmesine de şimdi ne olacaktı. 2 ilaçla dfüşmeyen şeker 3. ile de ya düşmezse...
Bu böyle olmaz dedim bak şimdi beni dinle.Babamın o halleri dün gibi gözümün önünde.
Diyet yapıyoruz.Erken kalkıyorsun,tatlıya bir süreliğine ara veriyoruz,ekmeği azaltıyoruz şekeri indiriyoruz bu işi çözüyoruz.Ben yapmam diyet falan dedi önce. Ne dedi doktor,ilaç çok ağır,şu şu yan etkileri yapabilir,şekerini de düşürmeyebilir.1 hafta dene gel,olmazsa başka yollar buluruz.
Ben yardım edeceğim sana,sadece 1 hafta. bir hafta düzenli hareket edersek,ilaç dokunursa gider değiştiririz,fayda etmezse başka yol ararız.Ya herşey düzelirse?  düzemek zorunda babacım... Anlamak zorundayız ilacın sana nasıl etki edeceğini.Bunun da yolu diyetten geçiyor. Ben sana yardım edeceğim merak etme.
....
Her öğün içeceği ilacı bile bana sordu babam.Sanki 20 sene biren bir anda yaşlandı gözümün önünde.İlaçlarını karıştırdı,yediklerini beğenmedi,konuşmadı,uzandı yattı.2 hafta kadar evden çıkmadı.ve günde 6 kez şekerini ölçtüğüm için bana kızdı! Sesinin tonunu bir tek kez bile yükseltmezken bana,hırpaladı birazcık. Her ölçümde durumun iyiye gitmesine sevinirken,onu motive etmeye daha çok yetlenirken,onun halsiz halleri nasıl korkuttu anlatamıyorum şuan,kelimeye dökemiyorum.
Geçen yıl bir arkadaşımın babası hastalanmıştı.Uzun süre hastanede yattı.Elimden geldiğince destek olmaya,sorup ilgilenmeye çalıştım. Allah biliyor ya gece gündüz aklım onlarda,dualarımda oldular.Fakat düşündüm de ben hiç anlamamışım. Meğer kat ve kat beter bir durummuş insanın babasının bu yaşlarda hastalanması,halsiz güçsüz kalması.Bu korku ne menenmiş... İnsan anladığını snaıyormuş da,yaşamadan hiiiççç anlayamıyormuş.
15-20 gün kadar sonunda babamın şekeri normal düzeylere yaklaştı.diyeti biraz daha rahatlattık.Ve ben bu süreçte sadece bir iki kez evden zaruri işler için çıktım. Babamın yapması gereken,halsiz olduğu için bana devredilen işlerde.Bir nefeslik gidip gelirken,yoldan arayıp şekerini ölçtün dimi demesem,eve geldiğimde ah kızım bunlar bana bakmıyor nerdesin sen leri duyar oldum.
Sanki hemşiresi, özel doktoru ve yahut ne bileyim işte yanından ayırmak istemediği,yanında olmazsam sağlığının bozulacağını düşündüğüydüm.Kendini bana teslim etti desem abartmış olmam herhalde. Çok üzüldüm,çok ağladım gecelerde. Kimseye de anlatamdım bu güçsüz hallerimi.Ancak şimdi siz okuyorsunuz işte. O da iş işten geçti diye.
Çok şükür ki burnundaki kanama durdu,ee çünkü şekeri düştü.Yıllardır ilk defa.Diyet ve pozitif telkinlerle hallettik galiba.Öyle umuyorum yani.Canı çok tatlı istiyor biliyorum,alışkanlık sonuçta.Halsizlik devam..Ee haliyle 400-500 şekerlerden 150 lere inmek bünyeyi sandığımızdan fazla etkiledi tabi. Her şeye bin şükür.Geçti...Geçiyor... ama benim yaşadıklarım ne olacak. Korkularım...Üzüntülerim...Kabuslarım...

O iyi olsun,onlar iyi olsun da varsın ben düşündüğüm kötü senaryoların etkisinde yaşıyor olayım hala.Varsın sinir sistemim azıcık yıpranmış olsun.Varsın kimseden destek görmediğim şu günlerde güçsüz ve yorgun hissedeyim kendimi,olsun...Benim içimdeki pozitif enerji ve yaşama dair umutlarım,bana da size de hepimize de yeter... Sağlıklar dilerim efenim...Varsa eğer kıymetini bilin...



13 yorum:

Makbule Abalı dedi ki...

Geçmiş olsun. Zordur birdenbire hastalanmak. Hele anne babaların sevdiklerimizin hastalanması. Öyle güzel anlatmışsınız ki tam hissederek okudum. Umarım bir daha tekrarlamaz.
Sevgiler.

Kelimelerle Dans dedi ki...

Makbule abali; o hissi gecirdigime sevindim ama pek de hissetmenizi istemezdim aslinda.mutlu aksamlar olsunnn:)

Persephone dedi ki...

Çok geçmiş olsun. Diyabet zor bir hastalık. Dikkat gerektiriyor. Kontrol altına almakla çok iyi etmişsin. Baba gibisi var mı:( Sevgiler...

Kelimelerle Dans dedi ki...

Persephone; annem ve ben de diyabetliydik.ben artik degilim.yani ailede aliskiniz beslenmeye,tedavisine vs ama babaminki hepimizi zorluyor.bu hafta daha iyi daha normale yakin diye seviniyoruzz.

maviye iz süren dedi ki...

çok geçmiş olsun..

Kağıt Salıncak dedi ki...

Babanıza çok geçmiş olsun.. İnsanın sevdikleri hastalanınca, kendisine bir şey olmasından daha çok üzülüyor.

Ogrenen Anne dedi ki...

Çok geçmiş olsun, bizler büyüdükçe onlar yaşlanıyor, güçsüzleşiyor.. Çok zor bunu kabullenmek, Allah sağlıklı yaşlanma versin!

Kelimelerle Dans dedi ki...

Maviye iz suren;cokk tesekkurler.seni gordugume sevindim:)

Kelimelerle Dans dedi ki...

Kağıt salıncak;kesinlikle öyle.onlar hep iyi olsunlar.

Kelimelerle Dans dedi ki...

Öğrenen anne; öyle oluyor evet.bir yerden sonra roller değişiyor.aminn...tum buyuklerimiz saglikla yaşlansinlar...

Kelimelerle Dans dedi ki...

Öğrenen anne; öyle oluyor evet.bir yerden sonra roller değişiyor.aminn...tum buyuklerimiz saglikla yaşlansinlar...

Handan dedi ki...

Babacığına geçti geçti. Şeker düşünce kendisine gelmiştir biraz. Yüksek şeker kişiliklerini de değiştiriyor, sen onun dediklerine hiç kulak asma, hastalıktan. Öpüyorum seni kocaman. Babacığına da hürmetler.

Kelimelerle Dans dedi ki...

Handan abla; cok cok daha iyi suan.sekeri normale gelmedi ama en iyilerde suan.150 lerdeyiz.sukur buna da.bugun gezmeye bile gitti,aklim onda.yedigine ictigine dikkat eder insallah.dur bk arayip gozum ustunde diyeyim;))))

Yorum Gönder